Miranın kitaplığında kitaplar artıyo ama ben yazmaya yetşemiyorum. Bu kitapların üçününde özelliği hepsinin bizde birer şarkısı olması. Keşke kayıt yapsaydım besteleri sizlerde söylerdiniz. Kitapların çok güzel tektar eden nakaratları var. Bunları mutlaka şarkı olarak söylüyoruz biz.
pırtık tekir: (İş Bankası yayınları, Julia Donaldson, Axel Scheffler)
Julia Donaldson teyzemin çok az kitabı kaldı heralde almadığımız. Minik kuzucumda kedilere bayılır. Bu kitabı baya bi aradım. Bi ara baskısı kalmamıştı, yeniden basıldı. Pırtık Tekir ve Çalgıcı Hüsnü hikayenin başrolleri. Hüsnü gitarını çalar, Pırtık Tekirde ona eşlik eder, böyle geçimlerini sağlarlar. Ama yolları bazı olaylarla ayrılır. Birbirlerini bulamazlar.
O sürede Pırtık Tekirin Karpatiyle yavruları flan olur. Pırtık Tekir Hüsnüyü aklından çıkaramaz ve onun peşine düşer ve Hüsnüyü bulur. Çok özet anlattım. Bizim bu hikayede en sevdiğimiz tip Pırtık Tekirin kisenin almadığı yavrusu Cimcim Tekir. Onun kötü sesini ve kötü şarkı sölemesini taklit etmeye bayılıyoruz. Hatta kuzu geçen gün babası şarkı söylerken ” baba aynı cimcim tekir gibi sölüyosun” dedi. Babacık baya bozuldu tabi :))
Bu kitaptaki şarkımız:
“Sen ve ben birde eski gitar
Gururluyuz ve mutlu nekadar
Miiiyaz birde eski gitar
Gururluyuz ve mutlu nekadar”
Mutlu su aygırı: (iş bankası yayınları, richard edwards, carol lidiment)
Kendinden pek memnun olmayan bir su aygırıyla karşı karşıyayız. Su aygırı olduğu için hiç mutlu olmayan su aygırımız değişik hayvanlara özenir. Sonra su aygırı olmanın çok güzel bişi olduğunu farkeder. Biraz fazla ders verme amacında klasik bir hikaye olduğunu düşünüyorum, ayrıca çok uzatılmış gibi. Ama resimleri ve tanıttığı hayvanlar oldukça güzel.
“su aygırı olmak istemiyorum. yoo yoo yooo
zebra yada bufalo, loo loo looo
ağaçta şarkı söyleyen maymun
su aygırı yerine maymun olsam”
Mamutlu Börek : (İş Bankası yayınları, Jeanne Wilis, Tony Ross)
Kapağını görünce mutlaka alasınız gelir zaten. Çok sevimli bir kitap. Aslında ilk aldığımda acaba kuzunun yaşına hitap etmiyomuki diye düşünürken birden bi baktıkki en sevdiği kitaplardan biri oldu. Evde oyununu bile oynuyoruz. Sebze yemekten bık gelen Og, et yemesi gerektiğini düşünür ve şişman bir mamut bulur. Ama mamutu ne avlamak nede pişirmek için alt edevatı yoktur. Arkadaşlarından yardım ister. Ama tabi mamutlar buna pekte izin vermez. Yine sebze meyveye talim ederler. Çizimler süper sıska çelimsiz mağara adamları, şişko bir mamut peşinde.
Bu kitaptaki şarkımız:
“Bıktık artık sebzeden meyveden
Daha fazla sebzeye artık gerek
Daha fazla meyveye yok artık gerek
Bir mağara adamının et yemesi gerek
Bir mağara adamının et yemesi gerek”
listemdeki kitaplar kitap fuarından alırız sanırım artık
Sevgiler
evett mutlaka alın derim :)))