Bebişkolarla izlenmesi şiddetle tavsiye edilen filmler

mary poppins

 

Evvveeett efenimm, kuzuşla beraber bayıla bayıla izlediğimiz filmleri yazdık bu sefer. Bu yazıyı biraz babişe kakaladım gibi oldu. Ama adam iyi yazmış şimdi:)) iyi okumalar:
Kızımız Mira doğduktan sonra evimizde düzenlemeye karar verdiğimiz en önemli konulardan biri televizyondu. Şunu belirtmek isterim ki biz kızımız 2 yaşına girene kadar ekrandan uzak tutmaya çalıştık. (Burada bununla ilgili Continue reading

Babadan kızına (1 yaş mektubu)

Canım kızım,

Zamanı durdurmak kolay değil. Öyle çabuk büyüyorsun ki. 3 gündü, 40 oldu, 6 ay derken şimdi 1 sene… Cam gibi parlak gözlerle bakıyorsun her gün bize. Umut, mutluluk, sevgi var içlerinde. En temizimiz, değerlimiz, canımızsın. Kıyamam bir damla yaş aksın yanaklarından aşağıya. Gözlerin hep baksın isterim coşkuyla. Zaman akıyor her gün daha hızlı daha acımasız.
Hiç bilemiyorum neler bekliyor bizi. Hayallerim var birçok üçümüz için. Belki de sen beğenmeyeceksin veya istemeyeceksin. Ama babacığım diyeceksin… Belki hiç umursamayacaksın. Bende öyle yapmışımdır zamanında belki kim bilir? Hiç birinin önemi yok. Sen sadece büyü kızım bana bu yeter. Nefes alıp verişin yeter bana yaşamak için. Bir de gülümse arada sırada tamamdır.


Değer kattın hayatımıza. Hoş geldin sefalar getirdin. Çok şeyi değiştirdin. Ama hep bir şeyler kattın hiç eksiltmedin, hep çoğalttın. En çok ta sevgimizi çoğalttın. Sen şimdi anlayamadığım bir hızla 1 yaşına girdin. Şimdi bekliyorum elimden tutup beni istediğin yerlere götürmeni. Korkup veya sıkılıp bana sığınmanı. Bıktırana kadar sorular sormanı. İstediğini yaptırtmak için yaygaralar koparmanı… Yakındır pek uzak değil…

Sen benden bir parçasın dünyada yaptığım en önemli en büyük güzelliksin. Masumiyetimsin, varlığımsın, samimiyetimsin, gülümsememsin. İyi ki doğdun iyi ki bizimlesin.

Kuzuyla babası müzik yaparken

6 ayımızı az hasarlı bir şekilde sadece bir grip, büsürü aşı ve 2 dişle atlattık allamıza şükür. Darısı diğer aylara inşallah. Bu hastalık, ardındanda birsürü aşı yiyen ve fabrika ayarlarına geri dönen melek kızıma edindiği bütün güzel huyları geri kazandırmaya çalışıyorum. Kendi kendine yatağında uyumaya alışan minik böcüğüm hastalıktan sonra bensiz uyuyamamaya başladı. Bir çok şeye sıfırdan alışmaya çalışıyoruz. Ee eski tezeler boşuna dememiş “çocuğumun hasta olduğuna
değil huyunun değiştiğine yanarım” diye. Bende şimdi işe geri dönmeye çalışırken bu huy değişiklikleri hepimizi baya zorluyor. Ama ümidimi kaybetmiyorum azimliyim.

Yavaş yavaş eski hayatımıza dönmeye başlarken davullara ve oraya buraya vurma delisi olan babişkoda kızına ritim öğretmeye başladı bile. Muratta bende müzik hastası olan ve hayatlarının her köşesinde müziği eksik etmeyenler olarak kızımızada müziği sevdirmek için elimizden geleni yapıyoruz. Ben hamileliğim boyunca çok müzik dinledim, kuzu doğduğundan beride müzik dinletiyorum. Evde birsürü müzik aleti varken heralde oda sever diye düşünüyorum. Şuan için gayet ilgili gözüküyor. Ayrıca müziğin bebeklerin zihinsel ve ruhsal gelişiminede çok faydalı olduğu kanısındayım. Aslında sadece bebeklerin değil herkes için müzik ruhun gıdasıdır. Bol bol müzik dinleyin.

Bu arada canım kızım yeni güneş gözlükleriyle yaza hazır, bide mükünü aldıkmı herşey tamam:)