Doktora TİK telaşı, ofiste bu kadar iş, kafada projeler, oyun çalışmaları ve fotoğraf kurs hocalığı arasında bu yazıya vakit ayırabilmemin
bi manası olmalı. Garip bi burukluk içindemiyim acaba, tanımlayamadığım burukluk. 30 a çok az kala ifade edemediğim duygular sinsilesi. Az kaldı derken 1 günden bahsediyorum.
Evet bakalım 30 lara hazırmıyım. Rakamla yazınca daha korkunç geldi yazıyla yazıcam. Otuz yaş bir gariptir. Otuz yaşından sonra memur olamazsın mesela. Otuz yaşını aşmışsan artık genç değilsindir. Herkes senden olgunluk bekler. Artık çıtır kategorisini çoktan geçmişsindir. “Otuz yaşında koskoca kadınsın” olmuşsundur. Hala doktora yaparak öğrenci olmaya dirensende, okuluna gittiğinde “ya bizde üniversiteye girdiğimizde bukadar tıfılmıydık ya” dersin. Otuzdan sonra bebek yapmak pek önerilmez mesela. Otuzdan sonra aldığın kiloları bidaha nah verirsin. Sağlıklı beslenip, spor yapman gerekir. Otuzundan sonra yaşını pek söylememeye başlarsın yada söylediğin yaş yıllar içinde pek ilerlemez, hadi söyledin diyelim girdiğin yaşı değil bitirdiğini söylersin. Kırışık endişen başlar, göz altı kremlerine çaktırmadan ilgi duyarsın, falaan filaann…
Biraz karamsarmış gibi başladım aslında ama, öyle otuz yaşıma çokta bi anlam yüklememişim aslında. Öyle bir dönüm noktası durumum yok, otuz yaşından önce yapılacaklar gibi listem yok. Sadece birşeyleri kaçırmanın, geç kalmış olmanın endişesini taşıyorum bazen, büyümek pekte hoşuma giden bir şey değil. Aslında otuz yaş değilde anne olmak benim için bir dönüm noktası sanırım. Yoksa aynaya baktığımda 10 yıl önceki fotoğraflarımdan çokta farklı birini görmüyorum. Hala usturupsuz giyinip saçımı mora boyayabiliyorum, hala annemin kuzusuyum, hala mirayla trambolinde çılgınca zıplayabiliyorum, hala Hayko Cepkin konserinde kendimi yırta yırta şarkı söyleyebiliyorum.
Bu kızımla geçirceğim ikinci doğum günüm. Artık hersene onunla dahada gençleşicem, o büyüdükçe onun enerjisi bana geçicek, yaşımın pekte bi önemi olmayacak. Yaşlar sadece rakamlardan ibaret olacak. Amann otuzda neymiş daha ne kırklar, elliler, atmışlar vızz gelir. İki aşkım, ailem, dostlarım yanımda olduktan sonra. İykide doğmuşum bee…